11 Nisan 2020 Cumartesi

Narkoz veya Salaklık



Virüsün memlekete sızdığı ya da deşifre olduğu günlerde (Mart ayının ortalarına doğru) blog kişisi de hastanede bir operasyon geçirme sürecindeydi. Operasyon oldu bitti, yarı narkozlu kafayla da tabii hastane odasındaki TV’den haberleri izlerken içimden “Vay anasını, bu iş büyük. Bu ayrışma gayrışma biter, ahali ve tepedekiler bir araya gelir. Musibetten güzel bir şeyler doğar yahu!” diye geçirmiştim. Öyle ya, dünyanın tamamını ilgilendiren büyük bir felaketti bu.. Biz de onunla doğru dürüst mücadele etmek için kendi içimizde bütün hırgürü ve paradigmaları buzluğa kaldıracaktık. Hatta belli mi olur, çöpe atacaktık.

Dedim ya, narkozun tam geçmeyen etkisiyle ya da belki de salaklığımdan böyle düşünmüşüm...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder